BAİBÜ’de Turizm Haftası Etkinlikleri Kapsamında Konferans Düzenlendi

    15-22 Nisan Dünya Turizm Haftası dolayısıyla Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından “Anadolu’da Selçuklu Kültür ve Medeniyetine Dair İzler” konulu konferans düzenlendi. Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İsa Bayhan moderatörlüğünde gerçekleştirilen konferansı, Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tülay Metin verdi.

    Turizm Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen konferansa; Bolu Valisi Ahmet Ümit, Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Haluk Saygılı, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay ile turizm işletmelerinin yönetici ve temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

    Konferansın açılışında konuşan Dr. Öğr. Üyesi Bayhan, turizm sektörünün sosyal ve ekonomik faydaları ile Bolu’nun turizm olanakları ve üniversitemizin ülkemiz turizminin gelişimine katkılarını anlattı. Turizm sektöründe kültürün ve kültürel mirasın temel çekiciliklerden olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Bayhan, başta profesyonel turist rehberleri ve turist rehberliği öğrencileri olmak üzere tüm turizmcilerin ülkemizin tarihini, kültürünü, mirasını öğrenmekle ve medeniyet birikimlerimizi dünyaya anlatmakla yükümlü olduğunu söyledi.

    “Selçuklular En Çok Anadolu’da Etkili Olmuşlardır.”

    Selçuklu tarihi hakkında bilgi vererek konferansa başlayan Prof. Dr. Tülay Metin, “Selçuklular kısa sürede İran, Irak, Suriye ve Anadolu coğrafyasına hâkim olmuşlar ve böylece egemen oldukları bölgelerde siyasi, kültürel, sosyal ve iktisadi hayatın gelişiminde önemli bir rol üstlenmişlerdir. Selçuklular bugün üzerinde 30’a yakın devletin kurulduğu geniş bir coğrafyada hüküm sürmüşlerdir. Hâkim oldukları topraklarda iktisadi meselelere, imar ve kültür faaliyetlerine çok önem vermişlerdir. Selçuklu çağı, siyasi ve askeri alanda, mimaride, hukukta tam anlamıyla muhteşem bir dönemdir. Selçuklular hüküm sürdükleri coğrafyada, İran ve en çok da Anadolu’da etkili olmuşlardır. Anadolu’yu baştan sona Türk yurdu haline getirmişlerdir. Selçukluların inşa ettiği kültür ve medeniyet, Türk Ortaçağının ruhunu bütüncül olarak anlama ve açıklama yolunda önemli bir adımdır.” diye konuştu.

    “Selçuklularda, Cami Etrafında Bütünleşen Bir Hayat, Şehrin Birliğini Sağlıyordu.”

    Sözlerine Selçuklu yaşamını, kültürünü ve medeniyetini açıklayarak devam eden Prof. Dr. Metin, “Selçuklu şehirlerinde bulundukları bölgelerin tarihi, coğrafi ve kültürel mirasları devam etmekle birlikte, Türk kültürünün ve İslâm’ın getirdiği düşünce sistemi ve hayat anlayışı, şehirlerin fiziksel yapısını önemli ölçüde etkilemiştir. Şehrin merkezini teşkil eden Ulu Cami çevresindeki medrese, hastane, imaret, çarşı, han, hamam, çeşme ve türbe gibi yapılar, şehrin ana unsurlarını oluştururdu. İslâm şehirlerinde cami, sadece bir ibadet mekânı değildi. Bunun yanı sıra medrese, hamam, çeşme, çarşı gibi unsurları da şekillendiren maddi, mânevi, idari, sosyal ve kültürel yönleri olan bir niteliğe sahipti. Bu bakımdan İslâm inanç sisteminin ilk mekânsal yansımaları dinî kurumlar üzerinde oldu; ulucami, mahalle mescidleri ve musallâ / namazgâh şehir formuna eklendi. Zira cami etrafında bütünleşen bir hayat, şehrin birliğini sağlıyordu. Dışarıdan gelecek herhangi bir saldırı veya ayaklanmaya karşı şehirlerin savunmasını kolaylaştırmak amacıyla surlar yapılırdı. İslâm şehirlerinde ruh, akıl ve beden temizliğinin tezahürü olan cami, medrese ve hamam üçlemesi bir arada bulunurdu. Allah insanı beden ve ruh olarak iki unsurdan yaratmıştır. Bununla birlikte diğer varlıklardan farklı olarak akıl cevheriyle üstün kılmıştır. İnsanın bedeni maddi, ruhu ise manevi dünyayı temsil etmektedir. Selçuklu şehir geleneğinin ve kültürünün en belirgin özelliği olan cami, medrese ve hamam ruhun, aklın ve bedenin temizlendiği yerlerdir.’ ifadelerini kullandı.

    “Türk Mezar ve Türbeleri, Mimari Yapısı, Süsleme ve Bezemeleriyle Dünya Mimarisinin Orijinal Yapılarıdır.”

    Konferansta, Selçuklu kültürel miras yapıları hakkında da ayrıntılı bilgi veren Prof. Dr. Metin, “Anadolu şehirlerinde, Selçuklu dönemine ait pek çok külliyenin varlığı bilinmektedir. Türk mezar ve türbeleri, dünya mimarisinde, mimari yapısıyla, kendine has süsleme ve bezemeleriyle özel ve tamamıyla orijinal yapılardır. Kayseri’de Döner Kümbet, Gevher Nesibe Hatun, Hunat Hatun türbeleri ile Sivas’ta Sultan I. İzzeddin Keykavus Türbesi, Ahi Emir Ahmed Türbesi ve daha pek çok eser, Selçuklu şehir mimarisinin en güzel yapılarındandır. Selçuklular döneminde Mardin, Kayseri, Konya, Sivas, Divriği, Tokat, Erzurum, Erzincan, Çankırı, Kastamonu, Amasya, Akşehir ve Harput şehirlerinde darüşşifalar inşâ edilmiştir.” diyerek, Selçuklu Dönemi’nden günümüze ulaşan farklı şehirlerdeki birçok farklı yapıyı ve Bolu ilinde yaşatılan Selçuklu medeniyet mirasını, fotoğraflar eşliğinde katılımcılara anlattı.

    Vali Ümit: “Selçuklu, Bu Toprakların Türk Yurdu Olduğunu Mühürleyen Ecdadımızdır.”

    Konferansın sonunda Prof. Dr. Tülay Metin’e Vali Ahmet Ümit tarafından teşekkür belgesi verildi. Konferansın düzenlenmesini ve gençlerin konferansa ilgisini takdir eden Vali Ümit, kültürün ve kültür mirasının toplumların benliğinin parçası olduğunu söyledi. Tarihin bir milletin datası ve şuuru olduğunu belirten Vali Ümit, “Bizler kadim bir medeniyetin, şanlı bir tarihin mirasçılarıyız. Selçuklu da, bu toprakların Türk yurdu olduğunu mühürleyen ecdadımızdır. Neslimiz bürhanımız, derdimiz dermanımızdır. Memleketimize sahip olmanın yolu medeniyetimizi, tarihimizi, kültürümüzü, milli ve mânevi değerlerimizi çok iyi bilmekten ve özümsemekten geçmektedir. Geçmişine taş atanın, geleceğine gülle atarlar. Sizler de geçmişimizi çok iyi öğrenerek, dünyaya yeniden yön verebilirsiniz.” şeklinde konuştu.

    İl Protokolü, Öğrencilerle Sohbet Etti

    Etkinlik sonunda fakülte bahçesinde Bolu Valisi Ahmet Ümit, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Samettin Gündüz, İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Haluk Saygılı, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay ile turizm işletmelerinin yönetici ve temsilcileri öğrencilerle sohbet edip, hatıra fotoğrafı çektirdi.

    Konferansın ardından Rektör Alişarlı, il protokol üyelerini makamında ağırladı.

    Önceki İçerikÜniversitemiz Kütüphanesi 23 Nisan Resmi Tatil Duyurusu
    Sonraki İçerikSpor ve Rekreasyon Öğrenci Topluluğu’ndan Rektör Alişarlı’ya Ziyaret