Türk Dünyasında Köroğlu ve Müzik Kültürü, 7. Köroğlu Sempozyumu’nda Ele Alındı

    Marka Şehir Bolu ve 6. Köroğlu Festivali kapsamında Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen ve ana teması “Türk Dünyasında Köroğlu ve Müzik Kültürü” olan 7. Köroğlu Sempozyumu yapıldı.

    İzzet Baysal Kültür Merkezi Mavi Salonda gerçekleştirilen sempozyumun açılışına Bolu Valisi Ahmet Ümit, Bolu Belediye Başkan Vekili Emine Davarcıoğlu, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mustafa Yaman ve Prof. Dr. Erol Ayaz, Genel Sekreter Doç. Dr. Samettin Gündüz, Dörtdivan Belediye Başkanı Hasan Uzunoğlu, BTSO Başkanı Türker Ateş, konuk akademisyenler, kahraman gazilerimiz ve öğrenciler katıldı.

    Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başlayan sempozyumun açılış konuşmasını Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanlığı adına BAİBÜ Müzik Eğitimi AD Başkanı Prof. Dr. Ahmet Serkan Ece yaptı. Prof. Dr. Ece, sempozyumun; Bolu Valiliği, Bolu Belediyesi ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi tarafından Marka Şehir Bolu ve 6. Köroğlu Festivali kapsamında düzenlendiğini belirterek, “Bilim, kültür ve sanatı buluşturmak, kaynaştırmak her üniversitenin olduğu gibi Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitemizin de olmazsa olmazlarından biridir. Bu anlayıştan hareketle bilimsel yayın, eğitim öğretim faaliyetleri ve araştırma projelerinin dışında kendi halk kültürümüzün temel öğelerini de tüm özellikleriyle açıklamak, tartışmak, tanıtmak ve paylaşmak adına bir araya gelmenin mutluluğu içerisindeyiz.” dedi.

    1982 yılından bu yana gerçekleştirilen etkinliklerden farklı olarak bu yıl ilk kez sempozyum temasının ‘Türk Dünyasında Köroğlu ve Müzik Kültürü’ olarak belirlendiğini vurgulayan Prof. Dr. Ece, “Türk dünyası ve halk kültürümüzün temel öğelerinden biri olan Köroğlu’nun müzik kültürü ile olan etkileşimini, iki farklı disiplin olan halk bilim ve müzik bilim çalışmalarıyla ele almak bu sempozyumun temel amacını oluşturdu. Bu iki günde her iki disiplinde kendi alanlarına dönük olarak söz konusu temaya ait çalışmalar yine alanlarında son derece yetkin hocalarımızın paylaşımlarıyla ortaya konulacaktır. Farklı disiplinlerin Köroğlu ortak paydasında bilimsel çalışmalar yapmaları, paylaşmaları, her iki alana ayrı ayrı katkılar sağlayacağı gibi elde edilen verilerin de halk kültürümüzün önemli bir simgesinin Türk dünyası ve müzik kültürü ile ilişkisini açıklamak bakımından dikkate değer sonuçlar ortaya koyacağını düşünüyorum.” diye konuştu.

    Rektör Alişarlı: “Geçmiş Kültürümüzü Bilmezsek Geleceğe Emin Adımlar Atamayız”

    Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı ise, bu yıl 7’ncisi düzenlenen Köroğlu Sempozyumu’nun önemine işaret ederek, etkinliğe beklediğinden az katılım olmasından duyduğu üzüntüyü ve serzenişi dile getirdi. Sempozyumda geçmiş yıllardan farklı olarak Köroğlu ve müziğinin konuşulacağını kaydeden Rektör Alişarlı, “Ülkemizin pek çok yerinden buraya kıymetli akademisyenlerimizi davet ettik, sağolsun geldiler. Aynı zamanda aramızda çok kıymetli sanatçılar da olacak. Ama salondaki katılıma baktığımız zaman emek verilen bu çalışmanın karşılığını maalesef bulamıyoruz ve buna üzülüyoruz. Son bir yıl içerisinde pek çok etkinlik düzenledik. Gençlerimizin, toplumumuzun dikkatini nasıl çekeceğiz? Kıymetlerimizin lütfen farkında olalım, bunların değerini bilelim. Eğer biz geçmiş kültürümüzü bilmezsek geleceğe emin adımlar atamayız. Bu tür sempozyumların, etkinliklerin en büyük özelliği bu. Geçmişle aramızdaki köprüyü sağlıyor ve bizim geleceğe emin adımlarla yürümemize imkan sağlıyor. Bu tür çalışmalar da hem emek hem de ciddi bir mali kaynak gerektiriyor. Buna sahip çıkalım istiyorum.” ifadelerini kullandı. Rektör Alişarlı, sempozyumun düzenlenmesine emek veren kişi ve kurumları sıralayarak kendilerine teşekkür etti.

    Bolu Belediye Başkan Vekili Emine Davarcıoğlu ise, “Bizim için Köroğlu çok büyük bir değer” diyerek, özetle “Çocuklarımız yabancı masal ve destan kahramanlarını tanıyorlar. Oysa bizim büyüklerimiz, bir Köroğlu, zalimin karşısında, zalimin zulmettiği insanların yanında olan biri, hak ve adaletin peşinde olan biri. Köroğlu, Bolu’nun en önemli kültürel değerlerinin başında geliyor. Sadece Bolu’nun değil tüm Türk dünyasının, bu coğrafyanın, Orta Asya’nın, Asya’daki Türki Cumhuriyetlerinin de çok büyük bir değeri. Bizi ortak paydada buluşturan bir değer. Üstelik Köroğlu öyle büyük bir değer ki Balkanlardan Orta Asya’ya uzanan geniş Türk coğrafyasının da ortak bir kültürel hazinesi. Bolu, bu paydada Türk Cumhuriyetlerini ve Türk dünyasını Bolu’da birleştirmeyi amaçlıyor.” dedi. Davarcıoğlu, Bolu Belediyesi’nin Köroğlu ile ilgili yaptığı etkinlikler ile Köroğlu heykeli ve parkı hakkında da bilgi verdi.

    Bolu Valisi Ahmet Ümit ise yaptığı konuşmada, Rektör Alişarlı’nın sözlerine katıldığını vurgulayarak, özetle “Ancak nicelikten önce nitelik lazım, karakter ve kişilik lazım. İnanıyorum ki o da bu toplumda fazlasıyla var. Biraz daha gayret edildiğinde, bütün gençlerimizin de halkımızın da bu çalışmalara gönülden ilgi duyacağına ben inanıyorum. Çünkü Köroğlu gibi bir kahraman, Karacaoğlan, Dadaloğlu gibi bir ozan, bu memleketin diğer kahramanları gibi insanlar her memlekette yok. Bunu en güzel Atatürk ifade etmeye çalışmış. Ben inanıyorum ki yeni yetişen gençlerimiz öyle ya da böyle bu işleri bizlerden daha iyi yapacak, çok daha emin adımlarla istikbâle yürüyecekler.” şeklinde konuştu.

    Vali Ümit: “Köroğlu, Zulme Hayır Diyen, Haksızlığa Dur Diyen Büyük Bir Halk Kahramanıdır.”

    “Milletleri devlet yapan, devletleri büyük yapan onların kültür ve medeniyet mülahazalarıdır.” diyen Vali Ümit, sözlerini özetle şöyle sürdürdü:

    “Kültürün, harsın, medeniyetin oluşmasında veya oluşturulmasında en etkin kişiler ise ilim adamları, edebiyatçılar, yazarlar, halk ozanları, halk kahramanlarıdır. Bunların algıları, anlayışları, değer yargıları ve karakterleri zaman içerisinde toplumlara yansır. Bir ozan düşünün, dağlarla konuşur. Bir kahraman düşünün, halkını kurtarır. Bir şair düşünün, hakkı tutup kaldırır. Bir insan düşünün, zulme hayır der. İşte büyük milletleri, büyük devletleri bu değerler oluşturur. Elhamdülillah ki milletimizin bayrakla dertleşen, toprakla birleşen, vatan için can verip devleşen kahramanları vardır. Kahramanı olmayan milletlerin geleceği de olmaz. Geçmişini bilmeyen, tanımayan, öğrenmeyen insanların geleceğini koordine etmesi, planlaması mümkün değildir. Mekanı şereflendiren o mekanı kullanan insanlardır. Eğer bu topraklar değerliyse her şeyden önce bu toprakları kullanan muhterem insanlardan kaynaklanır bu değer. Onun için değerlerimize sahip çıkmak zorundayız. Bu topraklarda eğer Karacaoğlan olmasaydı, Dadaloğlu olmasaydı, Köroğlu olmasaydı, Pir Sultan Abdal olmasaydı, Mevlanalar, Yunus Emreler, Nene Hatunlar, Kara Fatmalar, Şerife Bacılar, Emir Ayşeler olmasaydı, Neşet Ertaşlar olmasaydı inanın eksik kalırdık. Bugün Köroğlu sempozyumu için burada bir araya gelmiş bulunuyoruz. Köroğlu, zulme hayır diyen, haksızlığa dur diyen büyük bir halk kahramanıdır. O’nu tanımak gerekir, öğrenmek gerekir, anlamak gerekir. Bu anlamda bu sempozyumu çok önemsiyorum. Dolayısıyla sempozyuma katkısı olan Belediyemize, Rektörlüğümüze ve Valiliğimiz çalışanlarına, özellikle bu değerleri nesilden nesile aktaran değerli hocalarımıza, halkımızın kahramanlarına, ozanlarımıza, gazilerimize, şehitlerimize ve siz katılımcılara teşekkür ediyorum.”

    Açılış konuşmalarının ardından İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Halk Çalgıları Dörtlüsü mini bir konser verdi. Bağlamada Prof. Cihangir Terzi, kavalda Doç. Cihan Yurtçu, tarda Dr. Serhat Turunç ve kemançada Öğr. Gör. Kadir Verim, Anadolu’yu merkez alarak Köroğlu efsanesinin sınırlarımızı aşan coğrafyalarda yankılanan ezgilerini çaldılar. Sanatçılara, Prof. Dr. Ahmet Serkan Ece tarafından teşekkür belgesi, çiçek ve hediye takdim edildi.

    Açılış Oturumu

    Konserin ardından açılış oturumu gerçekleştirildi. Oturum Başkanlığını yapan Prof. Dr. Meral Ozan, “Türk müzik kültürü ve Türk anlatı geleneği, birbirinden çok uzak olmayan bu iki anlamlı disiplin bugün Türk mirasının en önemli değeri olan Köroğlu etrafında birleşmiştir. İki gün boyunca müzikoloji ve halk bilimi uzmanları olarak, siz değerli hocalarımın katkılarıyla bu yılki sempozyumda Köroğlu’nun sazını konuşturup kılıcını dillendireceğiz.” dedi.

    Oturumda ilk sunumu emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Uçan yaptı. Prof. Dr. Uçan, Türk dünyasında Köroğlu ve müzik kültürü olgusu konusunda yaptığı konuşmada, “1930’larda Türk dünyasını oluşturan halklar arasında halk bilgisi, halk kültürü o günkü deyişle folklor bağının kurulması gerektiğini ve bunun Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türk ulusunun en derin düşüncesi olduğunu şöyle dile getiriyordu Atatürk: ‘Dil bir, inanç bir öz kardeşlerimiz vardır, onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Uluslar buna nasıl hazırlanır? Manevi köprüleri sağlam tutarak. Bugün biz, bu kitlelerden gelenek görenek bakımından ayrılmış, çok uzağa düşmüşüz. Onların bize yaklaşmasını bekleyemeyiz, bizim onlara yaklaşmamız gerekli. Halklar arasında bağ kurmamız lazım. Bunu nasıl yapacağız? Folklorumuzu onlara yaklaştırmaya çalışacağız. Bunu yaparken yeniden ortak bir geçmiş yaratmak peşindeyiz. Bu devletimizin ve ulusumuzun derin düşüncesidir.’ Atatürk’ün günümüzden yaklaşık 100 yıl önce vurguladığı büyük Türk dünyasını oluşturan halklar arasındaki folklor bağının ve ortak geçmişin başlıca öğeleri nelerdi? Bunlardan biri hiç kuşkusuz Köroğlu ve müzik kültürü idi.” ifadelerini kullandı.

    Prof. Dr. Ali Uçan, özetle “Köroğlu ve müzik kültürü, Türk dünyasının ortak değeri ve paydasıdır. Başkaldırı, yiğitlik ve kahramanlık niteliklerinin yanı sıra doğruluk, yüreklilik, mertlik, önderlik, koçaklık, aşıklık, özgürlük, başeğmezlik, bağlılık, ozanlık nitelikleri var. Bunlar Köroğlu’nun ana dili öz Türkçe ile dile getirildiğinde O’nu daha iyi anlıyoruz.  Köroğlu söylencesi, Köroğlu’nun bu üstün nitelikleri, sözlü sazlı ve sazlı sözlü kültür geleneği içinde, sözden saza ve sazdan söze anlatan örneklerle doludur. Bu geleneksel öğeler ve taşıdıkları özellikler çağdaş teknik ve yöntemlerle ele alınarak işlenmekte ve yorumlanmaktadır. Bu yolla ortaya çıkan müzikler daha yeni ve çeşitli örgüye ve zengin bir dokuya sahip olmaktadır. Köroğlu’nun niteliklerinin müzik kültürüne eksiksiz yansıması temel dileğimizdir.” dedi.

    Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu ise yaptığı konuşmada, Köroğlu ile ilgili yapılan bazı etkinlik ve çalışmaları eleştirerek, “Bolu, Köroğlu varsa yaşam doludur, Köroğlu yoksa zulüm ve zalimlerle doludur. Köroğlu ruhu olmalı burada. Hocam Köroğlu’nun yansıttığı değerleri saydı. Dolayısıyla her türlü eleştirinin ve muhalefetin yansıyacağı bir meclis kurulabilir. Hemen yanı başınızda yaren geleneği hala yaşıyor. Köroğlu’nu da bunun gibi yaşatabiliyor musunuz? Köroğlu bir ruhtur, bir duruş, bir tavırdır Bolu beylerine karşı. Peygamber ne diyor? Büyüklerin huzuruna gittiğiniz zaman Allah’ın daha büyük olduğunu hatırlayın. Allah ekberdir, en büyüktür. Onlar karşısında hakkı, hakikati söyleyin. Köroğlu’nun ruhu budur. Adalet, yiğitlik, başkaldırma, sadece kendi için değil başkaları için de başkaldırma. Bugün ise tam tersi, gittikçe bakış açımız küçülüyor, ufkumuz daralıyor.” dedi.

    Prof. Dr. Ali Uçan ve Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu’na Bolu Belediye Başkan Vekili Emine Davarcıoğlu ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı tarafından teşekkür plaketi ve hediye takdim edildi. Sempozyumda Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü’den gelen tebrik mesajı okundu. 2 gün süren sempozyum kapsamında 5 oturum gerçekleştirildi; âşıklar Şöleni ve şan konseri verildi. Sempozyum, kapanış ve değerlendirme oturumunun ardından sona erdi.

     

    Önceki İçerik“Herkes İçin Sanat Akademisi” Konulu Konferans
    Sonraki İçerik7. Köroğlu Sempozyumu, Kapanış ve Değerlendirme Oturumuyla Sona Erdi