Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim İş Öğretmenliği Anabilim Dalı öğrencileri ve Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi öğrencilerinin, vatanını ve milletini canları pahasına savunmuş Bolulu şehitlerin kara kalem portrelerini resmettikleri “Gül Kokan Bedenler” sergisi, yapılan Şehitleri Anma Programı ile Üniversitemizin ev sahipliğinde açıldı.
İzzet Baysal Kültür Merkezi Mavi Salonda, bu aziz toprakları canları pahasına bize vatan kılan şehitlerimizin kıymetli hatıraları anısına düzenlenen program ve sergi açılışına; Bolu Valisi Erkan Kılıç, Bolu Tugay ve Garnizon Komutan Vekili Piyade Komando Albay İslam Can, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Bolu İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, Bolu İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Haluk Saygılı, il müdürleri, Bolu İl Milli Eğitim Müdürlüğü şube yöneticileri, şehit yakınları ve gaziler, akademisyenler ve öğretmenler ile öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, Üniversitemiz İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Başkan, Kur’an-ı Kerim tilaveti sundu. Programın açılış konuşmasını Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi Müdürü Bayram Yıldız yaptı. Gül Kokan Bedenler sergisinin hazırlık nedeni ve sürecini katılımcılarla paylaşan Yıldız, “Bu sergi, pandemi öncesinde başlattığımız bir çalışmaydı. Bu süreçte 2 dönem öğrenci mezun ettik. Üniversitelere yerleşen bu öğrencilerimizle irtibata geçerek projemizi tamamladık. Biz nefes alalım diye, son nefeslerini bu vatan için vakfedenleri gönlümüze nakşetmek, onların hafızalarımızdaki yerini diri tutmak, en temel amacımızdı. Geleceğe emin adımlarla yürüyen, teknoloji üreten gençler olmanın yanında, duygu ve düşüncelerini güzel sanatlarla ifade eden, değerlerine sahip çıkan bir gençliğin gönül damlalarıyla süslenen bu tablolar, bizim ile aziz şehitlerimiz arasındaki kopmaz bağın tezahürüdür.” diye konuştu.
“Peygamberlik Makamından Sonra Bir Kulun Ulaşabileceği En Büyük Makam, Şehadet Makamıdır.”
Şehit anne ve babalarına seslenen Yıldız, “Şüphesiz evlat acısı yaşamak zordur. Bir anne ve babanın, bu dünyadaki en zor, en ağır imtihanıdır. Bir baba olarak biliyorum ki, ciğerparesini toprağa vermiş bir anneyi, evladını yitirmiş bir babayı teselli edebilecek hiçbir söz yoktur. Rabbim, siz şehit yakınlarımıza sabr-ı cemil ihsan eylesin. Biliyoruz ki, şehitlerimizin mükafatı Rabbimize katılmadır. İnancımıza göre, Peygamberlik makamından sonra bir kulun ulaşabileceği en büyük makam, şehadet makamıdır.” dedi.
Rektör Alişarlı: “Cennet Vatanımızda Barış İçinde Bir Arada Yaşabiliyorsak, Bunu Aziz Şehitlerimize ve Canları Uğruna Yurdumuzu Koruyan Gazilerimize Borçluyuz.”
Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı ise konuşmasına, bu kutlu günde değerli misafirlerimizi üniversitemizde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade ederek başladı. “Bin yılı aşkın süredir bu aziz toprakları canları pahasına bize vatan kılan, Allah yolunda hiç tereddüt etmeden canını feda eden tüm şehitlerimizi, milletimizin her bir ferdinin, bilhassa gençlerimizin unutmaması için yapılan tüm etkinlikler çok kıymetlidir.” diyen Rektör Alişarlı, “Milli şairimiz Mehmet Akif’in İstiklâl Marşımızda vurguladığı “Bastığın yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, tanı/Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” dizelerinde olduğu gibi, her karış toprağı şehit kanıyla sulanmış cennet vatanımızda barış içinde bir arada yaşayabiliyorsak, bunu aziz şehitlerimize ve canları uğruna yurdumuzu koruyan gazilerimize borçluyuz. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi minnetle yâd ediyor; gazilerimize de Allah’tan hayırlı, uzun ömürler diliyorum.” dedi.
“Gençlerimizin Aziz Şehitlerimizi Unutmamasını, El Emeği Göz Nuru Eserlerle Onların Aziz Hatırasını Canlı Tutmasını Takdirle Karşılıyorum.”
Bu bilinçle hareket eden Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü öğrencileri ile Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi öğrencileri 2018 yılında, 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında dinimizce en yüksek mertebe olarak bildirilmiş şehitlik makamına eren vatandaşlarımızın kara kalem portre çalışmalarını sergilediklerini hatırlatan Rektör Alişarlı, “Öğrencilerimiz, bu kıymetli çalışmanın ardından, günümüzden geçmişe Bolu’nun tüm şehitlerinin resmedildiği çok önemli bir sergiyi daha sanatseverlerle ve özellikle gençlerle buluşturuyorlar. Gençlerimizin aziz şehitlerimizi unutmamasını ve el emeği, göz nuru bu değerli eserlerle, onların aziz hatırasını canlı tutmasını takdirle karşıladığımı özellikle belirtmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.
“Bu Önemli Sergi, Tarihimize de Kayıt Düşecek.”
Rektör Alişarlı, sözlerini “Bu vesileyle, tarihimizin şanlı sayfalarına da kayıt düşecek bu önemli serginin hazırlanmasında emeği geçen Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi yöneticilerine ve öğretmenlerine, Eğitim Fakültemizin değerli akademisyenlerine ve tabii ki sevgili öğrencilerimize teşekkür ediyorum.” diyerek tamamladı.
Vali Kılıç: “82 Vatan Evladının Kara Kalem Portrelerini Sergiliyoruz.”
Bolu Valisi Erkan Kılıç ise, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi ile Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi öğrencilerinin hazırladığı kara kalem sergisinde, Bolu’da Cumhuriyet tarihi boyunca şehit olmuş 82 vatan evladını yâd ettiklerini hatırlatarak, “Şehitler bizim için çok önemli. Dinimiz zaten makamlarını, Peygamberlik makamından sonra bir makam olarak göstermiş. Şehit ailelerinin, anne ve babalarının sabretmesi tabii ki kolay değil. Evlat acısı ama Cenab-ı Allah bunun da sabrını bir şekilde sizlere veriyor. Allah sizlerden razı olsun. Bu topraklarda sadece Cumhuriyet döneminde değil, asırlar boyunca nice şehitler ve gaziler verdik. Tüm şehitlerimizin huzurunda saygıyla eğiliyoruz. Allah onlardan da razı olsun. Gazilerimizi de saygıyla anıyoruz.” şeklinde konuştu.
Vali Kılıç, Jandarma Genel Komutanlığı’nın Kuruluşunun 183. Yıldönümünü Kutladı
Bu önemli serginin hazırlanmasında emek veren Rektör Alişarlı ve Mustafa Çizmecioğlu Anadolu Lisesi Müdürü Bayram Yıldız ile akademisyen, öğretmen ve öğrencilere teşekkür eden Vali Kılıç, sözlerini Jandarma Genel Komutanlığı’nın kuruluşunun 183’üncü yıl dönümünü kutlayarak tamamladı.
“Bizzat Peygamberimiz, ‘Keşke Ben de Şehitlerden Olaydım’ Diye Defalarca Söylemiştir.”
Açılış konuşmalarının ardından Üniversitemiz İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şaban Karasakal, şehit ve gazi makamlarının dinimizdeki yeri ve önemini anlatan bir sunum gerçekleştirdi. ‘Şehide’ kelimesinin Kur’an mübinde hem şahit hem de şehit anlamını ifade ettiğine vurgu yapan Doç. Dr. Karasakal, özetle “Allah’ın birliğinin şahitliğini desteklemek için şehitlerimiz canlarını seve seve verirler bu dava uğruna. Onun için ‘Şehide’ kelimesi ile hem şahit hem şehit anlamı birlikte geçer Kur’an mübinde. Kurban Bayramı geliyor. Gençlerimiz daha iyi anlasın diye bir benzetme yaparsak, vatandaşımızın ahırında iki tane hayvanı vardır. Biri kurbanlık olarak satılmıştır, diğeri satılmamıştır. İkisi yan yanadır ama biri kurbandır. Ramazan’dan bir gün önce akşam yemeği yeriz; evdeki büyüklerimiz çocuklarını akşam yemeğine çağırırlar. Ramazan’da yenince bunun adı iftardır. Aynı savaşta karşılıklı iki kişi vuruşur. Birisi ölüdür, diğeri şehittir. Demek ki, niyetlerimiz, adandığımız davalar bize ismini veriyor. Bu sebeple, Ömer hocamın biraz önce okuduğu ayetlerde, Bakara Suresi’nde ‘Şehitlere ölü demeyin, onlar diridir de siz bilmezsiniz.’ der. Başka bir ayette de, ‘Onlar Rabbleri katında rızıklandırılmaya devam ediyor; aklınızın, idrakinizin almayacağı şekilde. Fakat siz, farkına varmazsınız.’ denir. Bizzat Peygamberimiz, ‘Keşke ben de şehitlerden olaydım.’ diye defalarca söylemiştir. Sahabe efendilerimiz, ayetlerdeki ve hadislerdeki Peygamber Efendimizin bu teşbihleri sebebiyle çok sık şehit olmak için dua etmişlerdir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Peygamber Efendimiz, ‘Şehidin Namazı da, Amelleri de, Makamı da Hiçbirinizin Namazına, Ameline, Makamına Benzemez.’ Demiştir.”
Atalarımızın İslâm’la şereflendikten sonra, gül bahçesine girer gibi ‘Vatan, bayrak, din, namus, aile’ kavramları için şehitlik şerbeti içtiklerini anlatan Doç. Dr. Karasakal, özetle “Şehitlere verilecek mükafatlar birçok ayet ve hadiste belirtilmiştir. Şehitlerin ruhları, yeşil kuşların ruhları içerisindedir. Ağaçta kandiller şeklinde dolanırlar. Allah onlara ‘Ne istersiniz?’ diye sorar. ‘Ses çıkarmazlar edeben.’ diyor Peygamberimiz. Cenab-ı Hak bir daha sorar. Yine ses çıkarmazlar. ‘Cennette istediğimiz yerdeyiz, daha ne isteyelim ki?’ diye edeben söylemezler. Ama Cenab-ı Hak üçüncü kez ‘Daha ne istersiniz?’ diye şehitlerin ruhlarına sorunca, bu ısrarlı üç soru karşısında şehitler utanırlar da, ‘Yarabbi, bize yeniden can vermeni, yeniden dünyaya dönmemizi ve yeniden senin yolunda şehit olmayı isteriz.’ derler. Peygamberimiz de bunun üzerine der ki; ‘Dünyada şehitlerden başka hiç kimse, dünya kadar malı olsa da, dünya onun olsa da, yeniden ve yeniden Allah yolunda şehit olmayı istemez.” Bunun sadece şehitler için olduğunu söyler. İki kardeş vefat ederler. Şehit olan daha önce vefat etmiştir. Sonradan vefat eden kardeş için sahabeler cenaze merasiminde derler ki: ‘Bu onunla kardeşti. Bu da inşallah şehidin yanına gider, onun makamına’ diye sesli dua edince, Allah Resulü derler ki, ‘Şehidin namazı da, amelleri de, makamı da hiçbirinizin namazına, ameline, makamına benzemez. Bu, her ne kadar ona kardeş olsa da, şehit olmadığı için onun makamıyla yan yana gelemez.’ der. Milli ve manevi değerleri uğruna canlarını seve seve feda eden şehitlerimiz ve bu uğurda şehit olamayıp berhayat olan gazilerimiz, ahiretteki dereceleri bakımından elbet diğer insanlardan farklılardır.” diye konuştu.
“Şehitlerimizin Emanetlerine Sahip Çıkmalıyız.”
Peygamber Efendimizin hayatından örnekler vererek sunumuna devam eden Doç. Dr. Karasakal, yetim Peygamberimizin, şehidin yetimlerine de sahip çıktığını vurgulayarak, şehitlerin emanetlerine sahip çıkmanın şerefimiz ve namusumuz olduğunun altını çizdi.
Eseri Olan Öğrencilere Teşekkür Belgeleri Verildi
Sunumun ardından aralarında Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Resim İş Eğitimi Anabilim Dalı öğrencilerinin de olduğu çizer öğrencilere teşekkür belgeleri protokol üyeleri tarafından verildi. Şehit eşi Bedriye Özdemir de öğrencilere teşekkür belgesi verdi.
Gül Kokan Bedenler Sergisi
İzzet Baysal Kültür Merkezi Sergi Salonunda “Gül Kokan Bedenler” sergisi, protokol üyelerinin katılımıyla açıldı. Sergiyi gezen katılımcılar, öğrencilerden eserler hakkında bilgi aldı. Öğrencilerin büyük emek vererek hazırladığı sergide, Bolulu şehitlerin kara kalem portreleri yer alıyor.