Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun, son dört yılda attıkları adımlarla üniversitenin yeniden büyüme dönemine girdiğini söyledi. Coşkun, “İyi eğitim-öğretim veren, bilimsel bilgi üretme potansiyeli yükselen ve en önemlisi bulunduğu bölgede, ülkede ve bütün dünyada sanayi ile işbirliği içinde çalışmalar yürütebilen uluslararası ve daha güçlü bir üniversite olma yolunda çalışmalarımız sürüyor.” dedi.
AİBÜ Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Eylül ayı Meclis toplantısının konuğu oldu. Coşkun, Bolu ekonomisine öncülük eden işadamlarına üniversitenin son dört yılda aldığı mesafeyi rakamlarla anlattı.
BTSO Meclis Salonu’nda düzenlenen toplantıya, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Türker Ateş, BTSO Meclis Başkanı Gökhan Yaman, Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri katıldı. BTSO Başkanı Ateş ve BTSO Meclis Başkanı Yaman, katılımlarından ötürü Rektör Coşkun’a teşekkür ettiler. Coşkun, burada yaptığı sunumda göreve geldiği günden bu yana üniversitemizde yapılan çalışmalar ve yatırımları ayrıntılarıyla aktardı. Toplantıda ayrıca üniversitenin yeni tanıtım filmi gösterildi.
“Öğrenci sayımız 25 bine ulaştı.”
Öğrenci sayısının son 3 buçuk yılda artarak 25 binlere ulaştığını, aynı zamanda üniversitemizde görev yapan personel sayısının da arttığını kaydeden Coşkun, “Tahsis ettiğimiz arsa üzerine Kredi Yurtlar Kurumu’nun yaptığı yurt bittiğinde-seneye bitmesi planlanıyor- biraz daha rahatlayacağız. Aynı zamanda personelimiz için yapılan lojmanlarımız var. 5 blok, 162 daire ve 5’i de tamamlanmak üzere.” diye konuştu. Konuşmasında lojman konusunun personel için önemini de vurgulayan Coşkun, “Bu sayede akademik ve idari personel için üniversitemiz cazip hale gelmiştir.” dedi.
2010 yılında eğitime başlayan Diş Hekimliği Fakültesi’nin yeni binasının bu ayın sonunda hizmete açılması için çalışmaların sürdüğünü söyleyen Rektör Coşkun, “Yeni binamız 19 bin m² kapalı alana sahip ve fakültemizin laboratuarlarında çalışırken her bir öğrenciye tek fantom kafa düşecek. Tedavi üniteleri iki katına çıkacak. Bolu ve bölgesi modern bir diş hastanesine kavuşmuş olacak.” dedi.
“Bolu’nun Ekonomik Öncelikleriyle Yakından İlgiliyiz.”
Coşkun, Bolu’nun ekonomik önceliklerini dikkate alarak Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi’ni kurduklarını ve halen bazı bölümlerinin aktivasyonu için çalıştıklarını belirterek, “Bu fakültede yenilikler gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Örneğin Bolu’yu özellikle ilgilendiren Kanatlı Hayvan Yetiştiriciliği Bölümü ilk kez bu fakülte bünyesinde yer aldı. Yine Tohum Bilimi Teknolojisi gibi ülkemiz için gerekli olan bir bölüm bu fakülte içinde açıldı.” diye konuştu.
Rektör Coşkun, sanayi ile işbirliği çerçevesinde Mühendislik Mimarlık Fakültesi’ne büyük önem verdiklerini belirterek, “Mühendislik Fakültesi’nin gelişmesi demek Bolu’da ve bölgede sanayinin gelişmesi demek. Fakültemizde bölümlerin laboratuvarlarındaki eksikliklerini tamamladık. Şu anda ise 12 bin m² alana sahip ek bina yapıyoruz ve yeni binamızı gelecek yıl bitirmeyi hedefliyoruz.” dedi.
‘En İyi Uygulama Mutfaklarını Mengen’de Kuruyoruz.’
Üniversiteyi gastronomi ve mutfak sanatları alanında bir marka haline getirmeyi hedeflediklerini ve Mengen’de yeni bir kampüs alanı oluşturduklarını ifade eden Coşkun, katkılarından dolayı Gentaş A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kahraman’a ve Milli Eğitim Bakanlığı’na teşekkür etti. Coşkun, “Mengen’deki çok programlı binaları, Gastronomi ve Mutfak Sanatları ile Aşçılık bölümlerimiz için bakım ve onarımdan geçirdik. Her iki bölümümüz yeni dönemde bu yeni mekanlarında olacaklar. Bölümlerimiz için en iyi uygulama mutfaklarını da Mengen’de kuruyoruz.”dedi.
‘Yılda, 325 Bin Hastaya Tedavi Hizmeti Sunuyoruz.’
Konuşmasında İzzet Baysal Tıp Fakültesi Hastanesi ile Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi hakkında bilgi veren Rektör Coşkun, İzzet Baysal Tıp Fakültesi Hastanesi’nin yeni birimlerle artık bir ‘bölge hastanesi’ konumuna geldiğini söyledi. Coşkun, “Hastanemiz, yılda 160 bin hastaya hizmet vermekteydi. Yapılan yatırımlarla 2012 sonunda 300 bin hastaya hizmet verir hale geldi. Bu yıl sonunda rakamın 325 bin hastaya ulaşacağını öngörüyoruz.” diye konuştu.
“Bölge ve Ülke Kalkınmasında Katma Değer Üreten Bir Üniversite”
Prof. Dr. Coşkun, üniversitenin son dört yılda yapılan yatırımlarla her alanda yaklaşık iki kat büyüdüğünü belirtti. Coşkun, açılan yeni bilimsel araştırma merkezlerinde hem üniversitenin hem de bölgenin kalkınması için çalışmalar yapıldığını anlatarak, şunları söyledi:
“2011’de çalışmaya başlayan Deney Hayvanları Merkezi’nde şu ana kadar 30 bilimsel çalışma yapıldı ve bu çalışmalarda 1513 hayvan kullanıldı. Merkez, bölgemizde sertifika veren tek merkez durumunda.Yenilikçi Gıda Teknolojileri Geliştirme Merkezi ise gıdalarda bütün analizleri yapacak ve merkez hem üniversiteye hem de sanayiye hizmet verecek. En önemli merkezlerden biri olan NÜRDAM’ın da binası bitti. Hızlı bir şekilde cihazları sağlanan merkezde radyasyon seviyesini tespit edecek sensörler üretilecek. Bilimsel, Endüstriyel ve Teknolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi’de büyük bir yatırım. Binası bitti, cihazları alınıyor. Pek çok alanda bilimsel çalışmalara ve sanayiye büyük destek sağlayacak. Diğer önemli merkezlerden biri Teknokent. Sanayi ile ortak yürütülen 7-8 proje var, 15-20 proje daha bekliyoruz. Kamulaştırma için bütçeden ayrılacak ödenekle gelecek yıl Teknokent için büyük bir bina yapmayı planlıyoruz.”