Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından 10 Aralık İnsan Hakları Günü kapsamında düzenlenen panel, Amfi 7’de geniş bir katılımla gerçekleştirildi.
Etkinliğe Vali Yardımcısı Fatih Damatlar, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Samettin Gündüz ve Prof. Dr. Coşkun Karaca, Genel Sekreter İhsan Ağcan, Bolu İl Müftüsü Hüseyin Demirtaş, Belediye Başkan Yardımcısı Leyla Beykoz, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Coşkun Karaca, insan haklarının kimi zaman bir lütuf gibi sunulduğuna dikkat çekerek, “Bazen bazı kurumlarda hak olan bir lütuf gibi gösteriliyor. Bir kişinin hakkı olan bir şeyi alması bile lütufmuş gibi sunulabiliyor, dedi. Ayrıca Karaca, katılımlarından dolayı protokol üyelerine ve değerli konuklara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.
Panelin moderatörlüğünü Doç. Dr. Nazlı Hilal Çelik üstlendi. İlk konuşmayı yapan Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Mert Alpbaz, Gazze’de yaşanan insan hakları ihlallerini uluslararası hukuk açısından değerlendirdi. Alpbaz, 2023’ten bu yana binlerce masum insanın öldürüldüğünü, kentin altyapısının tamamen yok edildiğini ve yaklaşık 60 milyon ton molozun Gazze’yi yaşanamaz hale getirdiğini ifade ederek, “Dünyanın birçok ülkesi yaşananları savaş olarak görse de bizler açısından ortada açık bir soykırım vardır. Umarım Türkiye’nin çabalarıyla süreç değişir.” dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Alpbaz’ın ardından konuşan Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Cemil Soylu, insan hakları ile gıda güvenliği arasındaki güçlü ilişkiyi ele aldı. 2024 yılında dünya genelinde 650–725 milyon insanın açlıkla mücadele ettiğini vurgulayan Soylu, buna karşın her yıl 1–1,5 milyar ton gıdanın israf edildiğini belirtti. Gıda güvenliğinin günümüzde milli güvenlik meselesi haline geldiğini ifade eden Soylu, “Sağlıklı beslenme bir insan hakkıdır. Güvenilir gıdaya erişim sağlanamazsa toplum sağlığı da olumsuz etkilenmektedir.” dedi.
Panelin son konuşmacısı olan Dr. Öğr. Üyesi Funda Kaya Bozok ise ceza yargılamasında savunma hakkının önemine dikkat çekti. Bozok, ceza mahkemelerinin amacının maddi gerçeğe ulaşmak olduğunu belirterek, “Sanık hangi suçu işlemiş olursa olsun savunma hakkına sahiptir. Şüpheli ya da sanık, hukuki imkânsızlıklar nedeniyle kendisini ancak bir müdafi aracılığıyla doğru şekilde ifade edebileceğini düşünmektedir.” ifadelerini kullandı.
Panelin sonunda katılımcıların sorularının yanıtlandığı soru–cevap bölümü gerçekleştirildi. Gazze’deki hukuki süreçler, gıda israfının önlenmesine yönelik politikalar ve ceza yargılamasındaki uygulamalar hakkında yöneltilen sorular, konuşmacılar tarafından detaylı biçimde değerlendirildi.
Etkinlik, konuşmacılara hediye takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.

























































































































