31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü’ne dikkat çekmek amacıyla Üniversitemizde “Sevdiklerine Söz Ver, Sigaraya Son Ver” sloganı eşliğinde yürüyüş etkinliği gerçekleştirildi.
Üniversitemiz Sağlık Bilimleri Fakültesi, Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu ve Genç Ofis Bolu Gençlik Merkezi’nce, tüm dünyada sigara ve tütün ürünlerinin zararlarına dikkat çekilen 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü’nde düzenlenen yürüyüşe; Rektör Yardımcısı ve Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Aydın Him, dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Üniversitemiz Öğrenci Merkezi önünden başlayan ve orman yolu yürüyüş güzergâhı boyunca devam eden yürüyüş, orman içi etkinlik alanında tamamlandı. Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü öğrencileri, burada yaptıkları sunumlarda, tütün ürünlerinin içerikleri, zararları ve bağımlılıktan kurtulma yolları gibi konularda katılımcılara bilgi verdi.
Prof. Dr. Aydın Him: “Üniversitemizde, Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu Kurduk.”
Rektör Yardımcısı ve Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Aydın Him, burada yaptığı konuşmada, Üniversitemizde bağımlılıkla mücadele komisyonu kurduklarını belirterek, “Tütün ve tütün ürünlerinin yanı sıra pek çok bağımlılıkla mücadele ediyoruz. Yıl boyunca da tütün, alkol, davranış bağımlılığı ile ilgili birtakım etkinlikler düzenliyoruz. Bu etkinliğimiz de bunlardan biri. Hemşirelik Bölümü’nde, tütün bağımlılığıyla ilgili çalışan iki grup öğrencimiz var. Yıl içerisinde dersleri kapsamında faaliyetler yapıyorlar. Bugün de arkadaşlarına tütün bağımlılığıyla ilgili bilgilendirmelerde bulundular. Kendilerini bu çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum. Etkinliğe katılan tüm öğrencilerimize teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
“Amacımız, Toplum Sağlığını Korumak ve Geliştirmek.”
Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi ve Bağımlılıkla Mücadele Komisyon Üyesi Doç. Dr. Makbule Tokur Kesgin ise, amaçlarının toplum sağlığını korumak ve geliştirmek olduğunu vurgulayarak, “Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Halk Sağlığı Hemşireliği Anabilim Dalı olarak, üniversite öğrencileri ile toplumun bir araya gelmesi ve halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi amacıyla etkinlikler düzenliyoruz. Bu yıl belirlediğimiz temalardan biri ‘Bağımlılık’ ve bağımlılığın bütün türleriyle mücadele etmek. Bunlardan biri de, tütün ve tütün ürünleriyle mücadele etmek. Bizim asıl amacımız, aslında hiç başlanmaması, eğer başlandıysa hemen bıraktırılması veya başlamış olanlara bıraktırma yollarının anlatılması için birtakım adımlar atıyoruz.” dedi.
“Çocuklar ve Gençler, En Riskli Gruplar.”
Doç. Dr. Kesgin, özellikle çocukların risk grubunda olduğunu hatırlatarak, “Bizim en önemli kitlemiz, çocuklar ve gençler. Onların çok riskli bir grup olduğunu, çevrelerine özendiklerini ve bir araya gelerek tütün ürünlerini denemek istediklerini fark ediyoruz ve başta bu gruplar olmak üzere hiç başlamamaları ve ‘hayır’ demeleri konusunda eğitimler gerçekleştiriyoruz. Okulların yanı sıra çalışanlara ve yetişkinlere eğitimler veriyoruz. Pasif içiciliğin, sigara dumanının zararlarını; bağımlılıktan kurtulma yollarını anlatıyoruz.” şeklinde konuştu.
“2022 Yılı, Bağımlılıkla Mücadele Yılı İlan Edildi.”
Üniversitemiz Mediko Sosyal Merkezi’nden Uzman Psikolog Evgin Miçooğulları ise, özetle “Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu, 2022 yılını Bağımlılıkla Mücadele Yılı ilan etti. Tabii bağımlılık denince akla hep kimyasal bağımlılıklar geliyor ama ben biraz daha davranışsal bağımlılıklara ve teknoloji bağımlılıklarına dikkat çekmek istiyorum. Çünkü çok muzdarip olduğumuz alanlardan biri bunlar. Mücadele, bağımlılığın en zor kısmı. Tedavi süreci gerçekten zor, meşakkatli ve ekonomik olarak hem insanları hem de sağlık sistemini zorlayan bir durum. Çünkü halk sağlığı sorunu, burada ortaya çıkıyor.” ifadelerini kullandı.
Bağımlılıklarla Mücadelede Tedavi Yöntemleri
Bağımlılıklarla mücadelede tedavi süreçleri hakkında bilgi veren Miçooğulları, özetle “Birinci önleme, bu tür bağımlılık yapan madde ya da etkinliklerle hiç tanışmamak. İkincisi, bir şekilde bağımlılık yapan etken maddelerle ya da davranışlarla tanışmış kişileri destekleyebilecek, vazgeçebilecekleri, yol yakınken dönebileceklerini hatırlatan çalışmalar yapmak. Üçüncüsü ise, zaten tedavi gerektirecek boyuttaki çalışmalar. Bu tür vakalarla karşılaştığımızda, Üniversitemiz İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sigara Bırakma Polikliniğine, AMATEM ruh sağlığına bağlı Refika Baysal Toplum Sağlığı Merkezi gibi sağlık kuruluşlarına yönlendiriyoruz. Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu olarak bu konulardaki çalışmalarımızı hız kesmeden yürütüyoruz.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından öğrenciler, çeşitli oyun ve aktiviteler düzenledi.
