Bizlerin öncelikle iyi bir insan olarak yetişmesinde büyük rol oynayan, cehaletle savaşarak insanlığı bilimin ışığıyla aydınlatmak için var güçleriyle çalışan öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi (BAİBÜ) Eğitim Fakültesi’nin düzenlediği programla kutlandı.
Programa; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Samettin Gündüz, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erkan Tekinarslan, Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Cemil Sarıcı, Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Matematik Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir, akademisyenler, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.
İzzet Baysal Kültür Merkezi Mavi Salonda gerçekleştirilen program, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başladı; ardından Öğretmen Marşı seslendirildi. Programın açılış konuşmasını yapan Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Cemil Sarıcı, medeniyetimizde eğitim ve öğretimin bir bütünü oluşturan iki temel unsur olarak ifade edildiğini kaydederek, “Bu, bilginin doğru uygulamaya dönüşmesinin ve insanlığın hayrına kulllanılmasının ifadesidir. Eğitim-öğretim süreçlerinde temel hedef olan öğrencilerin geleceğe kişilikli ve donanımlı olarak hazırlanması, öğretmenlerin öğretim ve örneklik boyutuyla merkezde olmasını gerektirmektedir. Bir harf öğretene 40 yıl köleliğin tavsiye edilmesi de bu gerçeğin sembolize edilmesidir.” dedi.
Konuşmasında öğretmen adaylarına seslenen Sarıcı, “Her alanda baş döndürücü bir değişim ve dönüşümün yaşandığı günümüzde öğrenme faaliyetleri sanal ve okul dışı ortamlarda farklı yöntemlerle de gerçekleştirilebilmektedir. Ancak öğretmenin bizatihi işin içinde olmadığı, ilgi ve sevgisinin yansımadığı faaliyetler hedefe ulaşmada her zaman güdük kalmaktadır. Teknolojideki değişimin yanı sıra bilgiye erişimde yaşanılan hız, biz eğitimcilere ve siz eğitimci adaylarına yeni sorumluluklar yüklemektedir. Öğrenmenin yöntemi, niteliği ve araçlarındaki bu değişim, öğretmenin sahip olması gereken donanım ve misyonu da etkilemektedir. Bu bağlamda 21’inci yüzyıl becerilerine sahip olmak, ekip ruhuyla ve disiplinlerarası çalışmayı benimsemek gibi özellikler ön plana çıkmaktadır.” diye konuştu.
“Tüm öğretmenlerimizin ve Öğretmen Adaylarımızın 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü Kutluyorum.”
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erkan Tekinarslan ise, “Tarihimizde ve kültürümüzde eğitimin ve öğretmenin ayrı bir yeri vardır. Peygamber Efendimize ilk vahiy ‘Oku’ olarak gelmiştir. Hz. Ali, ‘Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum.’ buyurmuşlardır. Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul’u fethedip şehre girdiğinde, şehir sakinleri kendisini çiçekle karşılamak istemiş; Fatih, hocası Akşemseddin’i işaret ederek, ‘O çiçeği hocama verin. Çünkü bu fethin gerçek sahibi O’dur.’ diyerek hocasına büyük bir hürmet göstermiştir. Devletimizin Kurucusu, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk, ‘Dünyanın her tarafında öğretmenler toplumun en fedakâr ve en saygıdeğer unsurlarıdır.’ diyerek, öğretmenlere büyük bir önem vermiştir. Bu vesileyle tüm öğretmenlerimizin ve öğretmen adaylarımızın 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyor, ahirete irtihal etmiş öğretmenlerimizi ve şehit öğretmenlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum.” ifadelerini kullandı.
“Öğretmenlik Mesleğinin Önemi Hiçbir Zaman Azalmamıştır.”
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Samettin Gündüz ise, ilk öğretmenlerimizin annelerimiz olduğunu ve yaratılış itibariyle temelinde pek çok özelliği kapsayan anneliğin, öğretmenlik mesleğinin de temelini oluşturduğunu belirterek, dünyanın bu hızlı değişim sürecinde bile öğretmenlik mesleğinin öneminin hiçbir zaman azalmadığını vurguladı.
Toplumların değişim sürecinde öğretmenlerin en önemli aktörler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Gündüz, “Öğretmenler, sözlü ve yazılı kültürü kuşaktan kuşağa aktaran bir mesleği icra ederler. Dünyadaki hızlı değişim ve dönüşümlere toplumları hazırlayacak, onlara yol gösterecek tek güç, öğretmenlerdir. Öğretmenin iki yuvası vardır: Birisi ailesi, diğeri ise okuludur. Eğitim Fakültelerindeki öğretmen adaylarının öncelikle kendilerini tanımaları ve geliştirmeleri, içinde yaşadıkları toplumu ve ülkemizin sosyokültürel durumunu çok iyi analiz ederek, atandıkları yerlerde gerekli eğitim-öğretimi vermeleri çok önemlidir. Öğretmenliği, diğer mesleklerden ayıran ve önemini artıran özellikleri bulunmaktadır. Bu kıymetli günde, tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyorum; öğretmen adaylarına başarılı bir meslek hayatı temenni ediyorum.” diye konuştu.
“Toplumun ve İş Dünyasının Eğitimli Bireyden Beklentileri Değişiyor.”
Açılış konuşmalarının ardından Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Matematik Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir, öğretmen adaylarına “Öğretmenlerin Sosyal Yeterliklerinin Geliştirilmesi” temasını içeren Avrupa Birliği projesi hakkında konferans verdi. Yapılan araştırmaların toplumun ve iş dünyasının eğitimli bireyden beklentilerinin değişmekte olduğunu gösterdiğini anlatan Prof. Dr. Özdemir, “İstihdam edilen bireylerde, sosyal becerilerin de istihdama konu alan bilgisi kadar, hatta bazı alanlar için daha önemli olduğunu ortaya koymuştur. Eğitim sistemimizde bu becerilerin neler olduklarının bilimsel olarak ortaya konmaması ve bu becerileri kazandıracak etkinliklerin olmaması, bu projenin ana hedefini oluşturmuştur.” dedi.
“Etkili İletişim, İş Gücü Piyasasının Talep Ettiği Ana Yeterlikler Arasında Yer Almaktadır.”
Sosyal becerilerin önemine ayrıntılı şekilde vurgu yapan Prof. Dr. Özdemir, “Sosyal beceriler; etkili iletişim, iş birliği, girişimcilik, problem çözme, hayat boyu öğrenme ve bilgi okur yazarlığıdır. Bunlardan en önemlisi olan etkili iletişim becerisi, ister profesyonel, ister sosyal, ister özel hayatımızda olsun, en önemli varlıklarımızdan biridir. Bu beceri, günümüzde iş gücü piyasasının talep ettiği ana yeterlikler arasında yer almaktadır. Etkili bir şekilde iletişim kurabilmek için, bilgileri net ve anlaşılır şekilde iletmek, karşımızdakileri bilinçli bir şekilde dinlemek, önemli ve önemsiz olan hususları birbirinden ayırt etmek ve karşımızdakilerin ihtiyaçlarına anlayış göstermek için hazır olmamız ve bunları başarabilmemiz gerekmektedir. Etkili iletişim, etkili öğretimin temel taşıdır. Bütün sosyal ilişkilerin temelini oluşturur. İletişimsizlik ise, kopmaların, dağılmaların ve problemlerin en önemli sebeplerindendir. Öğretmenlik çok boyutlu bir meslektir. Birçok paydaş ile iletişimi zorunlu kılar. Etkili bir iletişim, yalnızca başarılı bir meslek hayatı değil, aynı zamanda karşılıklı mutluluğun da temel taşıdır.” ifadelerini kullandı.
“Öğrenme Bittiğinde Öğretmenlik de Biter.”
Öğrenme bittiğinde öğretmenliğin de bittiğini kaydederek, hayat boyu öğrenmenin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Özdemir, “Her geçen gün yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Bu nedenle kendini geliştirmeyen öğretmenler, öğrencilerine doğru bir rol model olamazlar. Hayat boyu öğrenmeye devam edilmelidir. Meslek anlamda alanındaki yeniliklere yahut öğretmenlikte gelişen yeni yöntem ve tekniklere hakim olabilme, öğretmenler için olmazsa olmaz gerekliliklerden biridir. Bu da hayat boyu öğrenmeyi zorunlu kılar.” dedi.
Prof. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir’e, Prof. Dr. Erkan Tekinarslan tarafından çiçek ve üzerinde üniversitemizin logosunun olduğu çini bir hatıra tabağı takdim edildi.
Yılın Öğretmeni de Seçilen Seray Altunöz’den Başarılı Öğretmenin Nitelikleri Konferansı
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2012 yılında Bolu’da ‘Yılın Öğretmeni’ seçilen Bolu Bilim ve Sanat Merkezi Sosyal Bilgiler Öğretmeni Seray Altunöz ise, 17 yıllık mesleki kariyerinden örneklerle “Başarılı Öğretmenin Nitelikleri” konusunda konferans verdi. Atanma süreci ve ilk atamasının yapıldığı Bolu Mudurnu Dumlupınar İlköğretim Okulu’ndaki hatıralarını öğretmen adayları ile paylaşan Altunöz, ailevi zorluklara rağmen eğitime kazandırmayı başardığı iki öğrencisinin, geçtiğimiz yıl sosyal medyadan kendisine ulaşarak, polis ve avukat olduklarını söylediklerini mutlulukla anlattı. Altunöz, öğretmen adaylarına mesleki kariyerlerinde karşılaşabilecekleri olaylar hakkında bilgi verdi; çözüm önerileri sundu.
24 Kasım Öğretmenler Günü kutlama programı, Olga Guseynova ve Zhanna Aktürk’ün piyano ve mandolin resitali ile sona erdi.