Üniversitemiz öncülüğünde Türk Dünyası Güzel Sanatlar Birliği ve Vonresort-Abant Otel iş birliğiyle hazırlanan ve 14-21 Haziran 2025 tarihleri arasında ulusal ve uluslararası sanatçıların ve akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen “Uluslararası Türk Sanatı Sempozyumu ve Çalıştayı” açılış ve panel programı, Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Kongre Merkezi Yeşil Salondaki açılış programına; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Coşkun Karaca, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı ve Türk Dünyası Güzel Sanatlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Alaybey Karoğlu, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gültekin Akengin, ulusal ve uluslararası sanatçı ve akademisyenler ile öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Alaybey Karoğlu, bu önemli sempozyuma dünyanın farklı ülkelerinden uluslararası sanatçıların teşrif ettiğini belirterek, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir cumhuriyete mensupsanız ve O’nun ilke ve idealleri doğrultusunda dünyaya bakıyorsanız, kendinizi sadece Türkiye ve Türk dünyasına değil, tüm insanlığa ortak ve evrensel bir sesle seslenmek mecburiyetinde hissedersiniz. Biz Türk Dünyası Güzel Sanatlar Birliği olarak, geçmişten aldığımız değerleri geleceğe önemle taşıma adına, tüm dünya sanatçılarını ve insanlığı kucaklamayı ve sanatı estetikle buluşturarak geliştirmeyi şiar edindik. Evrensel dilin temsilcileri olarak, Mevlana’nın felsefesini ve Atatürk’ün yurtta ve cihanda barış ilkesini gelecek yüzyıla taşımanın iradesi içinde olduğumuzu vurgulamak istiyorum.” diye konuştu.
“İsrail’in saldırıları sonucu hava sahası kapalı olduğu için bir sanatçıyı burada ağırlayamıyoruz.”
Son yıllarda akıl almaz sıkıntıların yaşandığı, uluslararası hukukun ve insan haklarının ciddiye alınmadığı ve ihlal edildiği önemli sorunlar yaşandığına dikkati çeken Prof. Dr. Karoğlu, özetle “Bugün Ürdün ve diğer ülkelerden gelecek bazı sanatçılar aramızda yok. İsrail’in saldırıları sonucunda hava sahası kapalı olduğu için THY dahil pek çok hava yolu şirketi uçuşlarını iptal etti ve bu nedenle bugün bir sanatçımızı burada ağırlayamıyoruz. Sanatçıların bu tür gerekçelerle aramızda olamamasını Türk dünyası sanatçıları olarak kabul etmiyoruz. 100 bine yakın masum insanı katleden, yüzyılımızın küresel emperyalist gücüne dayanarak dünyaya meydan okuyan bir avuç eşkıyanın yöneteceği dünyaya bizim itirazımız var. Bu noktada tüm sanatçılar olarak, İsrail’in çocuklara ve masum insanlara yönelik bu gaddarca eylemini reddediyoruz, protesto ediyoruz ve kabul etmiyoruz.” vurgusunu yaptı.
Kuzey Kıbrıs’ın tanınmasına sanatçılardan tam destek
Kıbrıs’tan sanatçıların da sempozyuma katıldıklarını hatırlatan Prof. Dr. Karoğlu, özetle “Kıbrıs, bizim canımızın ayrılmaz bir parçasıdır. En kısa süre içerisinde BM’de bağımsız bir devlet olarak yer alacağını canı gönülden arzu ediyoruz. Sanatçılar olarak buna tam destek veriyoruz.” dedi.
“Bilimsel ve teknolojik gelişmeleri, kültür ve sanatla desteklememiz gerekiyor.”
Konuşmasının devamında sanatın ve kültürün önemine vurgu yapan Prof. Dr. Karoğlu, özetle “Eğer biz Cumhuriyetin ikinci yüzyılını, birinci yüzyılındaki benzer atılımlarla kuşaklara aktarmak ve yeni bir Türk vizyonu yaratmak istiyorsak, bilim ve teknolojik adımlar atılması gerekmektedir. Bunun yanında bu hayali destekleyen kültür ve sanat ayağı eksikse, bu noktada yol almamız mümkün görünmemektedir. Toplumlar kültür ve sanat alanında ürettikleri ürünlerle gelecekte yer alabilirler. İçinde bulunduğumuz çağ, sanatın toplum hayatında giderek vazgeçilmez bir unsur olarak görüldüğü bir çağ olarak algılanmaktadır. Sanat, artık bir ifade diline, bir iletişim diline, kitleler arası bir silaha dönüştürülmek üzeredir ama vuran, yıkan, öldüren bir silah değil, birleştiren, buluşturan, geliştiren bir silahtır. Önümüzdeki süreçte hayatta kalacak toplumlar, kültür ve sanat eserleri ortaya koyabilen toplumlar olacaktır. Bu işi beceremeyenler, bu işi becerenlerin müsaade edebildiği kadar var olabileceklerdir. Ne yazık ki bu acı manzarayı şu anda dünya üzerinde görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Anadolu kültürünün mayaladığı yeni bir anlayışla çağdaş dünyaya vizyon oluşturmalıyız.”
Özellikle sanat ve estetik alanında Batı’nın değerlerinin sarsıldığı bir süreçte bulunduğumuzun ve Batı’nın, sığ ve mekanik yaklaşımlarla artık sanat ve estetik alanındaki rolünü tüketmek üzere olduğunun altını çizen Prof. Dr. Karoğlu, özetle “Biz bu topraklarda sayısız kültüre sahip bir medeniyetin temsilcileri olarak, on binlerce yılın imbiğinden süzülüp gelen kültürün ürünlerinden beslenenler olarak, Anadolu kültürünün mayaladığı yeni bir anlayışla çağdaş dünyaya yeni bir sanat ve estetik zemin oluşturup gelecek vizyonunu oluşturmak zorundayız.” dedi.
Ulusal ve Uluslararası sanatçı ve akademisyenlerden önemli panel
Açılış konuşmasının ardından Prof. Dr. Hasan Pekmezci moderatörlüğünde düzenlenen panele geçildi. Prof. Dr. Hasan Pekmezci’nin “Cumhuriyet ve Sanat” konulu konuşmasının ardından Şükran Pekmezci “Mitoloji ve Sanat”, Arnavutluk’tan Jona Dividi “Değişim ve Farkındalık İçin Bir Araç Olarak Sanat”, Prof. Dr. Seyhan Kalaycı “İslamiyet Öncesi ve Sonrası Türk Mitolojisinin Resim Sanatına Yansıması” ve Karadağ’dan Prof. Dr. Abaz Dizdareviç “Çağdaş Sanat ve Göç Süreci” konularında sunum yaptı.
Panelin sonunda sempozyuma da katılan Arnavutluk’tan Prof. Dr. Buron Kacceli ve Bulgaristan’dan Patia Papazova’nın resim çalışmalarından örnekler sunuldu. Toplu fotoğraf çekiminin ardından açılış programı sona erdi. “Uluslararası Türk Sanatı Sempozyumu ve Çalıştayı” 21 Haziran Cumartesi günü akşamı sona erecek.
