Ocak: “Bu vatanın evlatları, gül bahçesine girer gibi kara toprağa girdiler”

    15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. Ahmet Ocak, Rüstem Paşa’nın oyunlarıyla Şehzade Mustafa’nın katledilmesinin ardından büyük pişmanlık duyan Kanuni Sultan Süleyman’ın Rüstem Paşa’ya “Ne devlet senindi, ne evlat” dediğini vurgulayarak, “Bu açıdan baktığımızda, Türkiye Cumhuriyeti yıkılsaydı ne devlet onlarındı ne de evlat. Çünkü bu topraklarla bir aidiyetleri yoktu.” dedi.

    Bolu Valiliği ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nce 15 Temmuz’un 7’nci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen konferansta, Üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ocak, “Şark Meselesinin Ortaya Çıkışı ve 15 Temmuz Süreci” temasını ele aldı.

    Bolu Bilim ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen konferansa; Bolu Valisi Erkan Kılıç, Tugay ve Garnizon Komutanı P. Kom. Alb. Merdin Kışkan, Cumhuriyet Başsavcısı Vekili Adil Oğuz, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Vali Yardımcıları Fatih Damatlar ve Abdullah Şen, İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Özgür Kılıç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Samettin Gündüz, Genel Sekreter İhsan Ağcan, il müdürleri, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler, STK temsilcileri, şehit yakınları ve gaziler ile vatandaşlar katıldı.

    “Şark Meselesi, Batı’nın Meselesidir.”

    1071 Malazgirt Savaşı’nın kazanılmasının ardından Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla başlayan Haçlı seferlerinin amacının Türklerin hakim oldukları toprakları ellerinden almak olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Ocak, özetle “Yani amaç, Şark meselesini gerçekleştirmekti. Malazgirt’te Türkler, İslâm adına savaşmışlardı. Bu sebeple, Malazgirt’le başlayan süreç, 1683 Viyana bozgununa kadar İslâm dünyasının genişlemesi, ilerlemesi ve güçlenmesiyle sonuçlanmıştır. Bu yönüyle Şark meselesi, Batı’nın meselesidir. Viyana konferansında adı konan Şark meselesi, Batı’ya göre Türk ilerleyişinin durdurulmasının gerekliliğiydi.” diye konuştu.

    “Aidiyet Duygusunu Yok Ettiler.”

    FETÖ’nün kendi metotlarını uygulayarak bireylerdeki aidiyet duygusunu yok ettiğinin altını çizen Prof. Dr. Ocak, “Böylece, bu ülkenin çocuklarını, insanlarımızı, evlatlarımızı bizden çalarak, bunları Batı’nın yeniçerisi haline getirmişlerdir. Aidiyet duygusu kaybolan insan, ne ailesine ne ülkesine ne ümmetine bir bağlılık hissetmez. Bunun uygulamalarını da görüyoruz. 15 Temmuz’da milletimizin silahlarını, uçaklarını, helikopterlerini bu ülkenin insanlarına karşı kullandılar. Sonra sıkışınca Yunanistan’a kaçtılar ve sığındılar. Ülkenin askeri sırlarını düşmanlarımıza, Haçlılara teslim ettiler. Hep dindar olduklarını söylediler. Oysa İslâm’da vatan sevgisi imandandır.” şeklinde konuştu.

    “Bu Vatanın Evlatları, Gül Bahçesine Girer Gibi Kara Toprağa Girdiler.”

    Her ikisi de devşirme olan Hürrem Sultan ve Rüstem Paşa’nın oyunlarıyla katledilen Şehzade Mustafa’nın ardından vicdan azabı çeken babası Kanuni Sultan Süleyman’ın, Rüstem Paşa’nın söylemleri üzerine “Öyle ya Rüstem, devlet de senin değil evlat da” dediğini belirten Prof. Dr. Ocak, özetle “Osmanlı yıkılsa Rüstem Paşa’nın neyi giderdi? Ne evlat O’nundu ne devlet. Türkiye Cumhuriyeti yıkılsaydı da aynı durum söz konusuydu. Çünkü bu topraklara bir aidiyetleri yok. Emperyalistlerin askeri, yeniçerisi haline gelmişlerdi. 15 Temmuz’da bunların uşakları tankları, topları ile bu millete saldırdılar ama bu vatanın evlatları göğsünü siper etti. Bunu yaparken de sanki gül bahçesine girer gibi kara toprağa girdiler. Bu ruhu kaybetmediğimiz sürece kimse bize zarar veremez.” ifadelerini kullandı.

    Konferansın sonunda Prof. Dr. Ahmet Ocak’a Bolu Valisi Erkan Kılıç ve Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Alişarlı tarafından teşekkür plaketi ve çiçek takdim edildi.

    Mevcut makalenin kısa URL'si : https://ajanda.ibu.edu.tr/srht
    Önceki İçerikÇocuk okçular 15 Temmuz şehidimiz Velit Bekdaş Turnuvasında yarıştılar
    Sonraki İçerik15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Sergisi