Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Psikoloji Öğrencileri Topluluğu tarafından Kongre Merkezi’nde ‘Adli Psikoloji Buluşması’ konulu konferans düzenlendi. Konferansta, uzun yıllar birçok seri katille görüşerek ayrıntılı bir arşiv oluşturan kriminolog Dr. Arkın Gelişin, seri katillerin dünyası hakkında emniyet mensupları, öğretim üyeleri ve öğrencilere bilgi verdi.
1970’li yıllarda pek çok genç kadını katleden ABD’li Ted Bundy’nin dünyada ilk kez ‘seri katil’ olarak adlandırıldığını belirten Dr. Gelişin, cinayet işleyen bir kişinin seri katil olarak tanımlanması için 2 veya daha fazla insanı belli aralıklarla katletmesi gerektiğini anlattı. Konuşmasında 10 yıl boyunca yaptığı bilimsel araştırmalarla oluşturduğu veri bankasından örnekler veren Dr. Gelişin, “2 bin 756 kayıtlı seri katil var. Bunların bin 788’i ABD’de. Çok fazla yani. 968’i ise diğer ülkelerde bulunuyor. Türkiye’ye baktığımızda 14 tane tespit edilmiş seri katil var ama ben çok daha fazla olduğuna inanıyorum.” diye konuştu.
Seri katillerin çoğunun özellikle çocukluk dönemlerinde cinsel istismar, şiddet ve işkence gibi ağır travmalara maruz kaldıklarını anlatan Dr. Gelişin, katillerin, travmaya neden olan kişilerle kurbanları arasında benzerlikler yaratmaya çalıştıklarına dikkati çekerek, “Bütün ipuçları kurbanlarda gizli aslında. Kurbanları iyi irdelerseniz katilleri mutlaka bulursunuz.” dedi.
Ağır travma yaşayan herkesin seri katil olmayacağının altını çizen Dr. Gelişin, seri katillerin çoğunun cinayeti işledikten sonra vicdan azabı duyduklarını ama çeşitli bahanelerle kendilerini aklayarak rahatlatmaya çalıştıklarını ve cinayet işlemeye devam edebildiklerini söyledi. Konuşmasında medyanın seri katillere bakış açısını da ele alan Dr. Gelişin, “Medyaya baktığımızda medyanın seri katillerin IQ’sunu yüksek olarak yansıttığını görüyoruz. Oysa ortalama IQ’ları 95’tir. Yani çok yüksek bir IQ seviyesi değil aslında. Yine medyaya göre seri katiller ‘erkek, beyaz ve 25-30 yaş arasında’… Bu kriterler ise seri katillerin sadece yüzde 12.7’sini oluşturuyor.” şeklinde konuştu.
Toplumda seri katillerin genellikle erkek olduğu gibi yanlış bir kanaat olduğunu oysa kadınların da seri cinayetler işlediğini vurgulayan Dr. Gelişin, en genç seri katilin 9 yaşında ilk cinayetini işleyen Robert Dale Segee, en yaşlı seri katilin ise 72 yaşında katil olan Ray Copeland olduğunu söyledi. Genetik faktörlerin suça etkisinin olmadığını vurgulayan Dr. Gelişin, “Çok kötü çocukluk geçirmiş birini potansiyel suçlu görürseniz yanılırsınız. Bu kişi ileride iyi bir polis olabilir. Aynı şekilde çok iyi bir aileden gelip suç da işleyebilir. Münevver Karabulut cinayetinde olduğu gibi. Cem Garipoğlu, özellikle ABD’den tanıdığımız seri katil profiline son derece uyan bir yapıya sahip ve cinayetin işlenmesi ciddi anlamda planlanmış, kurban baştan seçilmişti.” diye konuştu.
Dr. Arkın Gelişin’in ardından uzman psikolog Emek Zeyrek Yüce Rios ise ‘Suçluları Yakalamada Psikolojinin Rolü’ konusunda bir sunum yaptı. Sunumunda suç ve suç türleri hakkında ayrıntılı bilgi veren Rios, kadınların erkeklerden farklı olarak daha çok aile üyelerini katlettiklerini belirterek, bu sonucun oluşmasında toplumsal yapının önemine işaret etti.