1994 yılında 110 yaşında hayatını kaybeden Türkiye’nin en yaşlı ‘Gazi’si unvanına sahip Çanakkale Muharebeleri Gazisi Hüseyin Kaçmaz’ın oğlu UNESCO Dünya Barış Elçisi emekli Öğretmen Turgut Kaçmaz, Çanakkale Zaferi ve ruhunu gazi babasının hatıraları eşliğinde gençlere anlatmak amacıyla Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde düzenlenen konferansın konuğu oldu.
Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Spor Yöneticiliği Bölümü öğrencileri, Dr. Öğr. Üyesi Müberra Çelebi danışmanlığında Buram Buram Çanakkale Destanı Konferansı ve Sergisi düzenlediler. İzzet Baysal Kültür Merkezi Pembe Salonda düzenlenen programa, Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Yaman, İzzet Baysal Vakfı Yönetim Kurulu Üyeleri, dekanlar ve yüksekokul müdürleri, Bolu 2. Komando Tugay Komutanlığında görevli askerler, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, Spor Yöneticiliği, Müzik Eğitimi ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümü öğrencilerinin, Çanakkale türküsü eşliğinde okudukları 18 Mart Çanakkale şiiri beğeniyle dinlendi. Ud sanatçısı Özkan Türkcan’ın eşliğinde solist Nilgün Erdoğan, Çanakkale türküleri seslendirdi.
İzzet Baysal Vakfı Başkanı Ahmet Baysal’ın yedek subay olarak Çanakkale’de görev yaptığı sırada Şehitler Abidesi’nin kontrol mühendisliğini yapmasına ilişkin anılarını paylaştığı video mesajı yayınlandı.
Ardından UNESCO Barış Elçisi emekli Öğretmen Turgut Kaçmaz, babası Çanakkale Muharebeleri’nin son gazisi Hüseyin Kaçmaz’ın Çanakkale Savaşı ve sonrasında yaşadıklarını gençlerle paylaştı. Turgut Kaçmaz, babasının Balkan Savaşları’nın ardından Çanakkale Savaşlarına gönüllü olarak katıldığını, babasının annesinin O’nu, ‘Al Kur’an-ı koy yanına, ya şehit ol ya gazi’ diyerek savaşa gönderdiğini vurgulayarak, “Yurdun dört bir yanından vatan için, millet için, bayrak için, din için Çanakkale’ye koşan Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde dedelerimizin temiz kınına yazılmış buram buram bir destandır Çanakkale. Babam tam 14 yıl, göğsünde bu Kur’an ayağında bir çarık yazılır. 1 metrekareye 6 bin merminin düştüğü yerdir Çanakkale. Baba ile oğulun aynı siperde savaştığı yerdir Çanakkale. Anadolu kadını, Türk kadını oğlunu saçına kına yakarak gönderir. Oğlunu bu vatana, bu millete, bu bayrağa, bu dinimize kurban adadığı yerdir Çanakkale.” dedi ve saçına annesi tarafından kına yakılarak vatan savunmasına gönderilen Yozgatlı Hasan’ın hikayesini anlattı.
“Çanakkale’de Mehmetçikler Şehit Oldu, Toprak Oldu, Bu Toprak Bize Vatan Oldu”
Mustafa Kemal’in Çanakkale Savaşları ile ilgili düşüncelerini dile getirmesini isteyen basın mensuplarına verdiği cevabı hatırlatan Turgut Kaçmaz, “Atatürk, Çanakkale anlatılmaz ancak yaşanır ama Bomba Sırtı’nı anlatmadan geçemem, der. Siperler arası 8 metre. Birinci siperdekiler, hepsi düşüyorlar, şehit oluyorlar. İkinci siperdekiler, bunu görüyorlar. 3 dakika sonra onlar da şehit olacaklarını biliyorlar. Ama hiçbir korku, hiçbir ürperme yok. Kur’an bilen Kur’an okuyor, bilmeyen Kelime-i Şehadet getiriyor. İşte Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu ruhtur, diyor. Babam derdi ki: düşmanın muazzam silahı vardı ama bizim de iman gücümüz vardı. Çanakkale’de Mehmetçikler şehit oldu, toprak oldu, bu toprak bize vatan oldu gençler.” ifadelerini kullandı.
Konferansın sonunda Turgut Kaçmaz’a Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı tarafından teşekkür plaketi ve hediye takdimi yapıldı. Kıbrıs Gazisi Ahmet Şerafettin Yamaner ile STK temsilcileri ve akademisyenler tarafından da hediye takdim edildi.
Konferansın ardından Çanakkale Muharebeleri’nin son gazisi Hüseyin Kaçmaz’a ait silah, giysi, fotoğraf ve eşyalar ile Çanakkale Savaşlarında kullanılan savaş gereçlerinin yer aldığı sergi açıldı. Rektör Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Turgut Kaçmaz ve protokolle birlikte sergiyi gezdi.
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Buram Buram Çanakkale Destanı Konferansı ve Sergisi öncesinde Çanakkale Muharebeleri Gazisi Hüseyin Kaçmaz’ın oğlu Turgut Kaçmaz’ı makamında ağırladı. Turgut Kaçmaz, ziyarette, gazi babasının Çanakkale Muharebeleri’ne ilişkin hatıralarını görseller eşliğinde Rektör Alişarlı’ya anlattı. Ziyaretten duyduğu mutluluğu ifade eden Rektör Alişarlı, tüm şehit ve gazilerimizi bir kez daha minnetle yâd ederek, nazik ziyaretinden dolayı konuğuna teşekkür etti.