Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde (BAİBÜ) 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü nedeniyle düzenlenen etkinlikte konuşan otizmli bir kız çocuğu annesi Prof. Dr. Esra Macaroğlu Akgül, toplumda kabul görmeyi beklediklerini söyledi. BAİBÜ Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı Doç. Dr. İlknur Çifci Tekinarslan ise, otizmin görülme sıklığının günümüzde çok büyük bir hızla arttığını vurguladı.
2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü ve Nisan Otizm Farkındalık Ayı nedeniyle düzenlenen etkinliğe, İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esra Macaroğlu Akgül konuk oldu.
İzzet Baysal Kültür Merkezi Pembe Salondaki etkinliğin açılış konuşmasını yapan Doç. Dr. İlknur Çifci Tekinarslan, otizmin görülme sıklığının günümüzde çok büyük bir hızla arttığını kaydederek, “1985 yılında her 2 bin 500 çocuktan birine otizm tanısı konuyordu. Günümüzde ise doğan her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya gelmektedir. Otizmin erkek çocuklardaki yaygınlığı kız çocuklarından 4 kat daha fazladır. Otizmin günümüzde bilinen tek tedavisi ise erken tanı ile yoğun, sürekli özel eğitimdir. Söz konusu tedaviyle otizmli çocukların hayatlarında büyük fark yaratmak, sağlıklı gelişim gösteren akranlarıyla birlikte aynı okulda okuyacak seviyeye getirmek mümkün olabilmektedir.” dedi.
Açılış konuşmasının ardından Prof. Dr. Esra Macaroğlu Akgül, 17 yaşında lise 3’üncü sınıf öğrencisi kızı Aslı’yı ve otizmi anlattı. 17 yıldır otizmli bir çocuğu iyi yetiştirmek için çaba gösterdiğini anlatan Prof. Dr. Akgül, “Yaşam amacım, O’nun hayata karışarak kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamak. Aslı, şu anda lise 3’üncü sınıf öğrencisi. Seneye diploma alacak. Bir meslek yüksekokulu programı açılmasını hedefliyorum Türkiye’de. Lise mezunu olan otizmliler oraya devam edebilecekler. Ben bunu hedefliyorum şu anda.” diye konuştu.
Toplumun otizmi “büyük bir kabus” olarak gördüğüne dikkati çeken Prof. Dr. Akgül, duygularını özetle şöyle ifade etti:
“Toplumda otizmlilere karşı bir acıma duygusu var. Ama inanın bizlerin en son ihtiyaç duyacağı şey, acıma duygusu, o duygu hiç olmamalı. Onun yerine toplumda bize yer açılmasını bekliyoruz. Aslı’yla birlikte bir tiyatroya gittiğimde ya da burada bir toplantıya katılmak istediğimde O’nunla birlikte kabul görmek istiyorum. Dolayısıyla topluma düşen bu kabulü sağlayacak kadar farkında olmak ve yardımcı olmak. Otizmde erken teşhis çok önemli. Erken teşhisten sonra çok yoğun bir özel eğitim ve terapiler gerekiyor. Bizim 17 senede öğrendiğimiz en önemli şey, otizm ya da zihinsel engelli gibi herhangi bir etiketi olmayan bir devlet okulunda yaşıtlarıyla beraber kendine uygun öğretim teknik ve sistemleriyle sürekli eğitim alması. Otizmin kanıtlanmış tek tedavi yolu, doğru ve yoğun bir eğitimdir. Biz bunu pratik olarak yaşadık.”
Etkinliğin sonunda Prof. Dr. Esra Macaroğlu Akgül’e Doç. Dr. İlknur Çifci Tekinarslan tarafından teşekkür plaketi ve çiçek takdim edildi.